Yargıtay 17. Hukuk Dairesi
2011/4815 E. – 2012/4625 K. 12.04.2012 T.
ZAMANAŞIMI ( Trafik Kazası - Islah - Uzamış Ceza Zamanaşımı )
ISLAH ( Karar Bozulduktan Sonra )
TRAFİK KAZASI SONUCU TAZMİNAT TALEBİ
( Zamanaşımı - Sürücü ve İşletenin Sorumluluğu)
Somut olayda, trafik kazası 11.09.2004 tarihinde meydana gelmiş, ıslah dilekçesi ise, 1.2.2010 tarihinde verilmiş olup, zamanaşımı süresinde dava ıslah edilmiştir. Bu durumda mahkemece, KTK.nun 109.maddesi uyarınca dava ve ıslah talebinin kaza tarihinden itibaren 10 yıllık zamanaşımı süresine tabi olduğu nazara alınmaksızın davalılar F. ve H. yönünden ıslah ile artırılan kısmın zamanaşımına uğradığı gerekçesiyle buna ilişkin talebin reddedilmesi isabetli görülmemiştir.
DAVA VE KARAR:
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde, davacılar vekili ile davalı F. ve H. vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
YARGITAY 17. HUKUK DAİRESİ KARARI: Davacılar vekili, davalı F.’in işleteni, davalı H.’nın sürücüsü olduğu, davalı Axa Sigorta A.Ş.’ne ZMSS poliçesi ile sigortalı olan aracın neden olduğu kaza sonucunda müvekkillerinin desteği K.’in hayatını kaybettiğini ileri sürerek, davacı A. için 10.000 TL, Mehmet için 5.000 TL destekten yoksun kalma tazminatı ile A. ve Mehmet için ayrı ayrı 10.000’er TL, F., B., N., B. ve G. için ayrı ayrı 5.000’er TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle ve davalı sigorta şirketi sadece maddi tazminattan sorumlu olmak üzere davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı F. ve H. vekili, davanın reddini istemişlerdir. Davalı Axa Sigorta vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, toplanan delillere ve alınan bilirkişi raporuna göre, davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün, Dairenin 17.03.2009 tarih ve 2008/3375 esas-2009/1509 karar sayılı ilamıyla bozulmasına karar verilmiş, mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama neticesinde davanın kısmen kabulü ile davacı A. için 10.000 TL destekten yoksun kalma tazminatının kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalılar F. ve H.’dan tahsiline, fazlaya dair talebin zamanaşımı nedeniyle reddine,
20.776,73 destekten yoksun kalma tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalı Axa Sigortadan tahsiline, Sigorta Şirketi tarafından icra dosyasında ödenmiş olan 10.231,92 TL.nin hükmedilen tazminattan mahsubuna; davacı M. için 4.463,83 TL destekten yoksun kalma tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalılardan sigorta poliçe limitiyle sınırlı olmak üzere tahsiline, Sigorta Şirketince icra dosyasında ödenmiş olan 4.261,65 TL.nin hükmedilen tazminat miktarından mahsubuna, A. için 2.000 TL, Mehmet, Fatih, Bekir, Nurcan, Bircan ve G. için 1.500.er TL manevi tazminatın davalılar F. ve H.’dan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili ve davalı F. ve H. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1- 1086 s.HUMK.84. maddesi ( 6100 s.HMK 177.maddesi ) ve YİBK.nun 04.02.1948 tarihli ve 10/3 sayılı kararına göre, hükmün Yargıtayca bozulması üzerine yeniden yapılan yargılama sırasında ıslahın mümkün olamayacağı ve bu husus mahkeme kararında tartışılmamış ise de; YHGK.nun 16.03.2005 tarihli ve 2005/13-97 esas 2005/150 karar sayılı ilamında, kurulan ilk hükümdeki bozma sebebine göre yapılan tahkikat neticesinde talebin ıslah edilebileceği belirtilmiş olup, bu husus bozma sebebi yapılmamıştır.
Mahkemece toplanıp değerlendirilen delillere, özellikle oluşa ve dosya içeriğine uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının ve tazminata ilişkin hesaplamanın hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına, bozma kapsamı dışında kalan hususların kesinleşmiş bulunmasına göre davalılar F. ve H. vekilini tüm, davacılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2- 2918 sayılı KTK.109. maddesinde,
“ Motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin talepler, zarar görenin, zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak iki yıl ve herhalde, kaza gününden başlayarak on yıl içinde zamanaşımına uğrar. Dava, cezayı gerektiren bir fiilden doğar ve ceza kanunu bu fiil için daha uzun bir zaman aşımı süresi öngörmüş bulunursa, bu süre, maddi tazminat talepleri için de geçerlidir.” hükmüne yer verilmiştir.
Ereğli Asliye Ceza Mahkemesinin 2004/715 esas 2005/83 karar sayılı ilamından, kaza nedeniyle iki kişinin yaralandığı ve davacıların murisi Kadir’in vefat ettiği davacıların müdahil sıfatıyla davaya katıldıkları anlaşılmaktadır. 765 s.TCK 455/2 fıkrası ve aynı kanunun 102/3 fıkrasına göre dava konusu olayda zamanaşımı süresi 10 yıldır.
Somut olayda, trafik kazası 11.09.2004 tarihinde meydana gelmiş, ıslah dilekçesi ise, 1.2.2010 tarihinde verilmiş olup, zamanaşımı süresinde dava ıslah edilmiştir.
Bu durumda mahkemece, KTK.nun 109.maddesi uyarınca dava ve ıslah talebinin kaza tarihinden itibaren 10 yıllık zamanaşımı süresine tabi olduğu nazara alınmaksızın davalılar F. ve H. yönünden ıslah ile artırılan kısmın zamanaşımına uğradığı gerekçesiyle buna ilişkin talebin reddedilmesi isabetli görülmemiştir.
3- AAÜT.uyarınca, her bir davacı için hükmedilen maddi tazminat miktarları üzerinden ayrı ayrı vekalet ücreti takdir edilerek davacı A. lehine 2.485,44 TL, davacı Mehmet lehine 1.000 TL vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken her iki davacı lehine 2.939,21 TL vekalet ücretine hükmedilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ:
Yukarıda ( 1 ) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalılar F. ve H. vekilini tüm, davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının ( REDDİNE ), ( 2 ) ve ( 3 ) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün ( BOZULMASINA ), oybirliğiyle karar verildi.
Y17HD 12.04.2012 E.2011/4815 - K.2012/4625